3 Aralık 2012 Pazartesi

MİLLİYET'İN İNTERNET SİTESİNDE
YER ALAN KARİKATÜRLERDEKİ 'RUS KADINI' ALGISI TEPKİ ÇEKTİ!

Milliyet gazetesinin, okur eleştirilerine yer verdiği "Okur Temsilcisi" köşesinde, 3 Aralık 2012 tarihinde bu köşeyi hazırlayan gazetenin ombudsmanı Belma Akçura, "Karikatürlerde Rus kadını algısı" başlığı altında milliyet.com.tr sitesinde yer verilen ve Rus okurların tepkisini çeken Rus kadını karikatürleri üzerine bir özeleştiri yazısı yayınladı. Rus Kadınlarını sadece birer seks objesi olarak gösterip aşağılayan, ülkemizde hakim olan bu anlayışı bizde reddediyor, sizlerle MİZAHHABER'de bu yazıyı paylaşıyoruz...


Medya kitlesel algıyı her defasında yeniden yaratan bir araçtır. Milliyet.com.tr sitesinde kullanılan karikatürlerle yaratılmak istenen algı Rus kadınlarını rahatsız etti

Gazete, televizyon ve internet medyasında kadınlar, sadece şiddet, taciz ya da cinsel obje içeren haberlerin değil, mizah dergilerinde yer alan karikatürlerin de konusu olmaktan kurtulamıyor. Burada sorun haberin ya da karikatürün kendisinden çok, hakaret veya aşağılama içeren bir dilin kadınlarla ilgili yarattığı algıda. Bir mizah dergisinde yer alan bir karikatürle, erkek egemen kültürle beslenen zihniyeti öne çıkartarak, kadınlara yönelik hakareti veya aşağılamayı meşrulaştırmak, normalleştirmek ya da bir yargı oluşturmak mümkün müdür?

Mizahın ‘milleti’ yoktur

Biliyoruz ki; mizah anlayışı, her ülkenin kendi sosyal, siyasal, ekonomik ve kültürel yapısıyla beslenir ama mizahın dili evrenseldir; rengi yoktur, ırkı yoktur. Mizah, ‘kimliksiz’ bir hayatın tam da kendisidir. Dolayısıyla çoğu karikatürist hayatın parçası olan her şeyin mizahın da konusu olduğunu ama savaş, din, şiddet, cinsellik gibi objeler üzerinden hayatı karikatürize eden mizahın aynı zamanda kitleler üzerinde yaratacağı algı açısından her defasında yeniden etik değerlerle formüle edilmesi düşüncesinde.

Milliyet internet sitesinin, kadın cinselliği ve aldatan kadına vurgu yapan karikatürleri ‘Rus işi karikatürler” başlığı altında bir albümde yayımlaması, söz konusu karikatürleri evrensel kimliğinden koparıp, bir ülkenin kadınlarını aşağılayan bir algının oluşmasına yol açtı.

Tatiana Balaban adlı okurumuz gönderdiği e-mailde şöyle diyor:

“Benim adım Tatiana Balaban. İstanbul’dan yazıyorum. Türkiye’de birçok Rus var, evli, çocuklu. Ve siz bu karikatürlerle bizlere, eşlerimize, çocuklarımıza hakaret ediyorsunuz. Milliyet’e hiç yakıştıramadım... Rus işi karikatürü de ne demek? Siz böyle karikatürlerle tüm Ruslara hakaret ediyorsunuz. Sizin gibi büyük bir gazeteye hiç yakışmayan bir davranıştır. Gazetelerinizin sayfalarında hiç bir milleti kötüleyemezsiniz. Ruslardan özür dilemenizi bekliyorum...”

Akgün: Protestolara yol açtı

Mizah dergisi Leman ve Yeni harman dergisinin sahibi, Bezgin Bekir’in yaratıcısı Tuncay Akgün’e konuya ilişkin görüşlerini sorduk. Akgün şöyle diyor:

“Milliyetin internet sitesinde yer alan ‘Rus işi karikatürler başlıklı’ galerinin sunumunun olduğu kadar içeriğinin de sorunlu olduğunu düşünüyorum. Başlıkta yaratılmak istenen algı okurun tepkisiyle örtüşüyor. Başlığın içerikle bağlantısı ise boş bırakılmış. Bu karikatürleri Rus karikatüristler çizmiş havası verilmeye ve zihniyet açısından Rus kadınlarını Türkiye’de ‘toptanlaştırılan’ algıdan ve imajdan yararlanılmaya çalışılmış. Oysa bu algı Rusya ve Ukrayna’da protesto gösterilerine yol açan, feminist aktivistlerin eylemlerinin de çıkış noktası olmuştur. İçeriği oluşturan karikatürler ise ‘Bulvar karikatürü’ diye tanımlayabileceğimiz 1960’lı 70’li yıllarda batıdaki magazin dergilerinde moda olan bir anlayışı temsil ediyor. Bulvar karikatürlerinde Afrikalıları yamyam, beyaz adamı kazanındaki kurban şeklinde çizilmiş olarak da hatırlıyoruz. O yıllarda bol bol efendi, hizmetçi metaforundan cinselikle ilgili espriler türetildi. Banal, kadını hem kadın olduğu için, hem de sınıfsal olarak aşağılayan bu tür karikatürler günümüz modern dünyasında tamamen tarihin tozlu raflarına mahkûm edilmiştir.”

OMBUDSMAN'IN GÖRÜŞÜ

Medya; bilgiyi, düşünceyi, kitlesel algıyı her defasında yeniden yaratan araçtır. Dünyayı formüle edebilirsiniz, dünya ülkelerini diliyle, ırkıyla, rengiyle siyasal sosyal, kültürel, ekonomik mevcudiyetine göre yorumlayabilirsiniz ama hakaret ve nefret söyleminde bulunamazsınız. Bugün nasıl ki; Avrupa’da, bikini reklamının önünden yürüyen çarşaflı kadın fotoğrafıyla, her türlü oryantalist klişeyi içeren imgeler yaratılarak, Türkiye algısının oluşturulması sorunluysa, söz konusu başlıkla, Rus kadınlarıyla ilgili yaratılan algı da o kadar sorunludur.

(MİLLİYET-OKUR TEMSİLCİSİ-3/12/2012)