Karikatürümüz, "Zorlu" bir yaşamın içinden gelerek karikatürde özgün bir imza bırakan, karikatüre 61 yıldır emek veren çınarı Cafer Zorlu'yu 86 yaşında yitirdi. 24 Ağustos 2012 Cuma günü akşamı aramızdan ayrılan Cafer Zorlu’nun cenazesi bugün öğle namazının ardından Cennet Mahallesi Cennet Camii’nden alınarak Büyükçekmece Mezarlığı’nda toprağa verilecek.
CAFER ZORLU... Soyadı gibi "Zorlu"mu zorlu bir yaşamın içinden gelerek, karikatürle hayata tutunan bir büyük ustanın yaşamı 24 Ağustos 2012'de noktalandı. Meslektaşı Zeki Beyner ile karikatür tarihimize bambaşka bir boyut getiren, Akbaba mizah dergisinin "unutulmaz" ismi, benzersiz bir büyük usta "yaşayan en duayen" imza olarak hayata veda etti.
Cafer Zorlu, 1926 yılında Bursa İnegöl'de doğmuştu, dokuz yaşında İstanbul’a geldi. Aklında hep karikatürcü olmak vardı. Ancak hayatın zorlukları içinde çalışmak zorunda kaldığı işler karikatür konusundaki hayalinin gerçekleşmesini hep erteletti. Terzi, berber çıraklığı, su satıcılığı gibi çeşitli işlerde çalıştıktan sonra çizdiği eskizleri Altan Erbulak’a göstererek karikatür çizgilerinin gelişmesini sağladı. İlk eseri 1957’de Dolmuş dergisinde yayınlandı. Bu yıllarda; Taş Karikatür dergisinde karikatür çizmeye başladı. Bunu Akbaba dergisi Tercüman, Hürriyet, Milliyet gazetelerindeki spor konulu karikatürleri izledi... Karikatürleri ile Türkiye Gazeteciler Derneği ve Türkiye Spor Yazarları Derneği ödüllerini yıllarca üst üste kazandı. Emekli olduktan sonra meslek hayatı içinde çizmiş olduğu seçilmiş karikatürleri pek çok kitapta topladı. Bu kitapları hep kendi çabalarıyla, benzersiz bir şekilde yayımlayabildi. Özgün ve en uzun soluklu ustalardan biriydi. Onun yaşında böylesi başka bir ustanın kalmadığını söylersek sanırız kaybının önemi daha iyi anlaşılacaktır.CİHAN DEMİRCİ'DEN "CAFER ZORLU" USTA ANISINA BİR KAÇ SATIR:
CaferZorlu, 5 Nisan 2010 tarihinde Ataköy'dei Yunus Emre Kültür Merkezinde çizer dostlarıyla birlikte... (MİZAHHABER ARŞİVİ)
(Bu haberde en üstte kullanılan siyah-beyaz, o harika Cafer Zorlu portresi Sadık Üçok arkadaşımıza, hemen altındaki diğer portre fotoğrafı ise Muhittin Köroğlu'na aittir..)