Karikatürümüz; mimari yeteneğini karikatürün zenginliğine katan bir desen ustasını, özgün ve çok çalışkan bir çizeri, harika bir portreciyi ama herşeyden öte kalan son gerçek İstanbul beyefendilerinden birini yitirdi. Gerçek karikatürcüye yakışır nitelikte ince bir insandı. Hayatının ilk çocukluk ve gençlik dönemi İzmir'de geçtiği için, sanırım ona İstanbul beyefendiliğinin ötesinde bir İzmir güzelliği de sinmişti... Kimseyi kırıp dökmeden, suni değil içten bir sevgi bırakarak gitti bu dünyadan. Poz yaparak, hava basarak, olduğundan farklı davranarak yaşayanlardan değildi, gerçek bir ağabeydi. O yüzden de hep sevgiyle anılacak. Onu tanıyalı sanırım 20 yılı aşkın bir süre olmuştur. Beni zenginleştiren dostlardan, ağabeylerden biriydi. Oğuz abi, buralardan giderken en son ona uğramıştı Bodrum'da, şimdi o da Oğuz ağabeyimizin, Tarık Minkari hocamızın yanında. Oradaki kadro giderek daha da müthiş bir hale geliyor. Özleyeceğiz, arayacağız biz de gidene dek... Ne zaman bir söyleşi yapsam, gözlerim Müzemizdeki söyleşilerimin baş müdavimi olan Güngör ağabeyi arayacak ilk sırada, elimden başka birşey gelmiyor ki, güle güle güzel insan, sevgili can ağabeyim güle güle...
Cihan Demirci
İbrahim Tapa'nın Maçka Galerisinde sergi açılışında, soldan sağa; İbrahim Tapa, Güngör Kabakçıoğlu, Erdoğan Bozok ve önde Cihan Demirci... (1 MART 2008)