KARİKATÜRCÜ
YAŞAR FIRAT'IN
METİN DEMİRHAN
MEKTUBU
Karikatürcü Yaşar Fırat, MİZAHHABER'e yolladığı mektupta, Metin Demirhan'ın sosyal güvencesiz ölümü ardından biz çizerlerin yüzüne vurması gereken "tokat" gibi acı gerçeklere değiniyor...
Tüm karikatürstlere başsağlığı dilerim. Mizahhaber'in tekrar yayına başlamasına sevindim diyemiyorum. Çünkü Kendi sağlık sorunlarımla boğuşurken, sevgili meslektaşım Metin Demirhan'la ilgili (beyin kanaması geçirdiği) internette haberlere rastlamıştım. Ardından telefon hattında arıza oldu. Doğal olarak internet bağlantısı da koptu. Telekom grevi nedeniyle onarımın gerçekleşmesi gecikince kendi koşullarımızla çözümledim. (Tabii Rahmetli Erdal İnönü'yü de öğrendik. Yüreğimizde çifte kavrulmuş bir acıyla bu yazı kaleme aldık. Eğer birilerini rahatsız ettiysek kimse kusura bakmasın. )
Ve ne yazık ki Metin Demirhan'ın vefatını bu gün internetten öğrendim. Sevgili Metin'le Çarşaf ve Gırgır dergilerinde çalışmıştık. Daha sonra çeşitli nedenlerle herbirimiz farklı yerlere sürüklendik. Zaman zaman Taksim'e yolum düştüğünde seyrekte olsa onunla görüşmeye çalışırdım. Orada mutlu olduğunu biliyoruz Metin.
Bu arada derneğimizden cenaze töreniyle ilgili bilgilendirme almadım. Çünkü derneğimizin bu tür konularda çok hassas olduğunu çok iyi biliyorum. Bütün üyelere mutlaka telefonla ulaşılır.
Tabii beni en çok üzen konu; biz karikatürle uğraşan serbest çalışan ve benim gibi tüm yaşamını kalemiyle kazanan (ben dahil) sanatçıların ssk yeşil kart gibi sosyal güvence sorunudur. Çünkü mesleği gereği (tanımı pek doğru değil ama) pek çok meslektaşımız sosyal güvenceden yoksun olarak çaılşmaktadır. Bazı karikatüristler çeşitli büyük gazetelere ne yazık ki ''kapağı atarak'' ve daha çok grafik tasarım vb. yaparak bu güvenceye ve düzwenli bir gelire kavuşmaya çalışmaktadır. Bazılarıda benim gibi bir iş yeriyle anlaşarak oarada çalışıyormuş gibi görünüp ssk. yı kendisi ödemeye çalışmaktadır. Çünkü isteğe bağlı sigortada prim ödediğiniz halde sağlık hizmetinden yararlanamıyorsunuz. Hal böyle olunca yine ne yazıkki bizim gibi çalışanlar kazandığı üç kuruş parayıda boğazından, ihtiyaçlarından vs. kısıp bu işyerine SSK primini ödemeye çalışıyor.
Birde sanatçı borçlanması diye bir konu var. Fakat Kendi çabamla SSK' da ne kadar araştırdıysam da net bir yanıt alamadım. Sanıyorum bizim dernek ve vakıflarımız diğer sanat örgütleriyle bir araya gelip bu sosyla güvence konusuyla çok ciddi olarak ilgililenmelidir. Çünkü her sağlık sorunu yaşayan bir sanatçının bu durumlara düşmesi utanç vericidir. Eğer karikatürstlerin yararlandığı bir sosyal güvence kurumu varsa inanın haberim yok.
Biz sanatçılar bu ülkenin sosyal, kültürel, estetik ve en önemlisi sanatsal zenginliği, geliştirici öncüleriyiz. Ancak bu ülkenin kurucusu olan Atatürk'ün de şu veciz sözünü tekrar hatırlatma gereği duymaktayım. ''SANATSIZ KALAN BİR MİLLETİN HAYAT DAMARLARINDAN BİRİ KOPMUŞ DEMEKTİR.'' Bu damarların hepsine sahip çıkalım efendiler...
YAŞAR FIRAT