Tarih: 24 Ocak 1993'tü... Gözüpek, anti-emperyalist, yurtsever devrimci, cesur yürekli gazeteci Uğur Mumcu, Ankara'da karlı bir kış gününde, karanlık bir cinayetle yok edildi... Sapasağlam bir kalem susturuldu... Cihan Demirci, Mumcu'nun öldürülmesinin ardından, o dönemler çalıştığı Yorgan dergisinde çizmişti. yukarda gördüğünüz bu portreyi... Sonrasında bu portrenin çevresine gazete küpürlerini ekledi, ekledi ekledi... Aradan 17 yıl geçti... Sonuç: BİLUMUM KATİLLERDEN KAHRAMAN YARATILAN REZİL BİR TÜRKİYE PORTRESİ... Türkiye bugün 17 yıl öncesinden de çok daha KARANLIK bir geleceğe doğru yuvarlanıyor... Komplonun, her türlü iğrenç tezgahın, ucuz senaryoların, yargısız infazın, aşağılık ve satılık kalemlerin cirit attığı yandaş ve yalaka bir medya... Bir Uğur Mumcu daha çıkaramadı Türkiye aradan geçen 17 yılda ama sayısız aşağılık, satılık gazeteci çıkardı. Ben onlara KAZA-TECİ diyorum aslında... Kaza eseri, rant için gazeteci olanlar sürüsü... Bugün sürüsüne bereket bir halde ağızlarından salyalar akarak, kirli ve karanlık bir tarih yazıyorlar TEK PARTİ FAŞİZMİ altındaki Türkiye'de... Tek bir dertleri var varolan rant düzeninden sonuna dek yararlanmak... Bu UĞUR'DA YAPMAYACAKLARI REZİLLİK YOK ONLARIN... Sonuçta UĞUR'SUZ BİR MEDYA VAR ARTIK BU ÜLKEDE... Uğur Mumcu gibi cesur yürekli bir kalemin kıymeti her geçen yıl daha da artıyor her türlü değersizliğin tavan yaptığı bu akla ziyan ülkede... "Bilgi sahibi olunmadan fikir sahibi olunmaz" demişti o... Bilgi sahibi olmadan başkasının fikrine sahiplik eden, sahipliğin ötesinde kulluk eden insan kılığındaki aşağılık yaratıkların ülkesi artık burası...
CİHAN DEMİRCİ- MİZAHHABER