Bize büyük geldin sevgili Mustafa Kemal Atatürk, bize büyük geldin… Sen gideli 70 yıl geçmiş aradan…Bugünlerde senin içtiğin rakıyla uğraşanlar şimdi bunu fırsat bilip; “70 haa, 70’lik dediğin bir büyük rakı demektir” diyecekler belki de… Ne de olsa şimdilerde senin büyüklüğünden çok içtiğin rakının büyüklüğünün peşindeyiz… Ne de olsa şimdilerde senin büyüklüğünden çok, her anlamda “küçüklüğünü” anlatma derdine düştük. Seni küçültme peşinde, senin yarattığın ama seni bir türlü hak etmeyen bu akla ziyan ülke… Seni anlattığını sananlar aslında senin değil, kendi küçüklüklerinin peşindeler 70 yıl sonra…
Ne de olsa, aynada zaman zaman kendimize bakıp seninle aramızda herhangi bir benzerlik göremediğimiz için, seni insandan öte tanrılaştırıp öyle bir yere koyduk ki, şimdi içine sıkıştığımız o kendi küçük dünyalarımızda seni anlatamıyoruz… Seni anlayamadığımız için anlatamıyoruz da… Çünkü senden sonra gelenler seni anlamaktan çok, anma peşinde oldular… Seni hep andık ama anlayamadık, anlatamadık… Böylece aradan 70 koca yıl geçti…
“Neden böyle oldu” dersen, başta da dediğim gibi sen bize çok büyük geldin sevgili Mustafa Kemal… Bize öylesine büyük bir ayakkabı bıraktın ki, onunla yürüyemedik izinden… Palyaço gibi kalakaldık o büyük ayakkabıyla dünyanın ortasında… Yüzümüze, gözümüze bulaştırdık bıraktığın her mirası… Ayakkabı öylesine büyüktü ki senin gidişinle birlikte ayağımızdan çıktı… Bir daha da giyemedik…
Dedim ya, bize çok büyük geldiğin için, birileri şimdilerde küçüklüğünün izindeler… Kargaları kovaladığın Selanik günlerinin…Oysa bugün kargalar Selanik’te değil, buradalar… Ortada tarla filan da kalmadı üstelik, lakin aç gözlü kargalar bu topraklarda gene de çok fazla sevgili Mustafa Kemal… Ortalık gördüğü her ranta dalan leş kargası kaynıyor. O kargalar ki, bizi, geleceğimizi, yiyeceğimiz aşı kemiriyorlar sürekli…
Geride bıraktığın ülkeye devrimlerin de büyük geldi sevgili Mustafa Kemal… 624 yıllık ümmet toplumu, 15 yıla sığan, yüzünü Batıya dönmüş bir aydınlanmayı kaldıramadı… Halkıyla ve daha da acısı “aydınlarıyla” o aydınlanmanın altında kaldı… Ardından hep ense yaptı bu topraklar… Sırt üstü yatıp, senin resimlerini, heykellerini seyretti… Başı sıkışınca Anıtkabir’e gidip, sana birilerini şikayet etti, iş başa düştüğünde kendisi hiçbirşey yapmayarak…
Bize büyük geldin sevgili Mustafa Kemal… 15 yıla sığdırdığın 2 asırda yapılacak devrimlerinle, enkazdan yarattığın bir ulusla, ileri görüşlülüğünle, yaptıklarınla, kazandırdıklarınla, duruşunla, bakışınla bize çok büyük geldin…
Kendini Atatürkçü sayanıyla, devrimci, ulusalcı, solcu, liberal, milliyetçi göreniyle, ayrım yapmadan söylüyorum hepimize büyük geldin… O yüzden şimdi kendi “küçük” kompleksli dünyamızın içinde, hiç kimseleri beğenmez bir vaziyette, kendi kendimize kalmış bir halde “dinci”lerin elindeyiz… Üstelik en acısı; sıkıştıkça, oy derdine düştükçe, seçim günü yaklaştıkça; “Tek vatan, tek millet, tek bayrak” diyerek, ülkede yabancılara satılmadık “tek kurum” bırakmayan gözü rantla dönmüşlerin elindeyiz…
Bize büyük geldin sevgili Mustafa Kemal… Başta da dedim ya, 70 yılda bize daha layıkıyla büyüklüğünü anlatamayanlar, 70 yıl sonra her anlamda “küçüklüğünü” anlatma derdine düştüler… Yeni bir olay değil bu, 70 yıldır aynı film oynuyor bu ülkenin hayat sinemasında… Anlayacağın senin o filmde bıraktığın yerde bile değiliz… Yerdeyiz aslında, ama senin bıraktığın o yerde değil…Evet, bize çok büyük geldin ama gene de İYİ Kİ GELDİN, SEVGİLİ MUSTAFA KEMAL… Her şeye inat İYİ Kİ GELDİN…
(Bu yazı ölümünün 70. yılında sevgiyle andığımız MUSTAFA KEMAL ATATÜRK'ün anısına, herhangi bir sponsor kullanılmadan Mustafa Cihan Demirci tarafından yazılmıştır… )