5 Mart 2008 Çarşamba

TÜRK KARİKATÜRÜNÜN
İKİ BÜYÜK USTASI
MİM UYKUSUZ VE
NECMİ RIZA AYÇA'YI
ÖLÜM YILDÖNÜMLERİNDE
ANIYORUZ...
Türk karikatüründe farklı izler bırakan iki büyük usta da 5 Mart günü aramızdan ayrılmışlardı...Mim Uykusuz 5 Mart 1983'te, Necmi Rıza Ayça ise 5 Mart 2001'de dünyaya veda ettiler. Değerlerini unutmayan MİZAHHABER onları sevgiyle anıyor...


Mim Uykusuz'u geçen yılın sonlarında Karikatür ve Mizah Müzesinde gerçekleştirdiğimiz MARKOPAŞA söyleşisiyle ve gene orda açılan karikatür sergisiyle anmıştık. 1922 doğumlu Uykusuz, Türk karikatüründe emekten yana karikatürün deyim yerindeyse kilometre taşı olmuştu. Özellikle "Muhalif Mizah Tarihi"nde apayrı bir yer tutan Markopaşa'ya çizer olarak verdiği destekle adını mizah tarihimize yazdırmıştı. 1983 yılının 5 Mart'ın da dünyaya veda etmeden son olarak Gırgır'da çalışmıştı.


Mim Uykusuz'la tanışmak kısmet olmamıştı ama onun gibi gene 5 Mart tarihinde aramızdan ayrılan Necmi Rıza Ayça ile tanışmanın ötesinde arkadaş olmuştuk. Necmi ağabey yaş olarak benim hayattaki en büyük ağabeyimdi. Çoğu kayıtta 1914'lü olduğu yazsa da, onunla gerçekleştirdiğim uzun söyleşilerde gerçek doğum tarihinin 1912 olduğunu söylemişti bana. Gene bu söyleşilerde Necmi Rıza ile aynı ilkokuldan mezun olduğumuz öğrenmiş onu daha da çok sevmiştim. Ne de olsa ben de 100. yıl mezunuydum çok özel bir okul olan Aksaray Mahmudiye İlkokulunun...Necmi Rıza Ayça, Güzel Sanatlar Akademisi Resim bölümünde eğitim almıştı. 1927'de amatör olarak ilk karikatürü Cumhuriyet Gazetesi'nde yayınlanan Ayça; 1936'da Babıali'ye adım atmış. Akbaba, Karikatür, Şaka, Papağan, Pardon, Amcabey dergilerinde uzun yıllar çalışıp 21 kadar kişisel, karikatür ve resim sergisi açmıştı. Onun adı özellikle AKBABA dergisiyle ve o dergiye çizdiği kapaklarla ön plana çıkmıştı. Yurt dışındaki pek çok dergiye de karikatür çizen duayen usta son yıllarında kendini resme vermişti. Ölmeden önce Karikatürcüler Derneği tarafından özel bir "Necmi Rıza" kitabı yayınlandı. Bu kitaba ben de röportajımla katkıda bulunmuştum. Bu onun tek kitabıydı ve hasta yatağında ilk kitabını son anda görerek 5 Mart 2001 tarihinde ayrıldı aramızdan........

O bizim en gencimizdi... Gerçekten de öyleydi. 87 yaşına dek günde 10 kilometre yürüyebilen birini daha tanıyor musunuz?.. Damak zevkinden, yemek yeme keyfinden yatağa düştüğü son ana dek 89 yaşına dek devam eden kaç kişi çıkar şu ülkede. Priştineli Necmi Rıza hoca bizim motral kaynağımızdı aslında. Uzun yıllar tek başına yaşayan ve her şeyini kendisi yapan Necmi ağabey yaşadıkça bizler de moral buluyorduk. Hayata sıkı sıkı tutunmuş, bu ince uzun beyefendiyi şimdilerde daha çok arıyoruz...Ne de olsa hepten maganda bir toplum oldu buralar... Zaten o da bu durumu fark edip apar topar gitti aramızdan... Necmi Rıza Ayça için FACEBOOK'ta açtığımız gruba da karikatürcü dostların ilgisini bekliyoruz... Güzel bir espri olduğunda "Çok şakacısınız diyen", çorbayı en kaynar haliyle seven, bir biber dolma yemek için 2 saat yolu göze alan, güzellikler adamı Necmi Rıza Ayça'yı da, sevgili Mim Uykusuz ustayı da ölüm yıldönümlerinde sevgiyle anıyoruz... Biliyoruz ki bizim zenginliğimiz onların bize bıraktığı bu güzel hayatlar ve eserlerdir...

Cihan Demirci


Mim Uykusuz'dan bir karikatür...

Necmi Rıza Ayça'nın sağlığında, yatağa düşmeden çizdiği son portre Cihan Demirci'ye kısmet oldu. Bu portrenin çizim tarihi 26 Ekim 2000...