18 Mart 2021 Perşembe

ÇİZGİNİN BÜYÜK VE MÜTEVAZI USTASI BÜLENT DÜZGİT'İ 11. ÖLÜM YILDÖNÜMÜNDE SEVGİYLE ANIYORUZ...


2010 yılının Mart ayı idi... 11 Mart'ta Turhan Selçuk usta veda etmişti dünyaya, ardından bir hafta sonra ise herkesin fark edemediği "sessiz" ama "dev" bir çizer gitti bu dünyadan... Tarih: 18 Mart 2010 idi... Aradan tam 11 yıl geçti... Çarşaf dergisinin bu unutulmaz çizgi ustasının adı: BÜLENT DÜZGİT idi... Adı: Bülent'ti ama Çarşaf'taki arkadaşları ona "Doktor" derlerdi. Böylece derginin diğer usta Bülent'i olan "Çiçekli Bülent"ten yani Bülent Arabacıoğlu'ndan ayrılmış oluyordu. Öylesine sessiz, öylesine efendi bir çizerdi ki Bülent Düzgit, karikatürcülerdeki o genel "fırlama" yapıya alışmış bizleri hep şaşırtmıştı.

Onunla 1978 yılının başlarında tanışmıştım. Çarşaf mizah dergisine karikatür götürmeye başlamış bir lise öğrencisiyken. Bir süre sonra onu çizerken kendimden geçmiş halde izlerken bulmuştum kendimi. Bir muhteşem çizgisi vardı ki, herkes hayrandı çizgisindeki ve özellikle de renklemedeki ustalığına. Ekolin denen sihirli boyanın ne denli ustaca kullanıldığını onda gördüm, onu izlerken öğrendim inceliklerini... Hayatının en parlak dönemini Çarşaf mizah dergisinde yaşadı, muhteşem kapaklar çizdi, çizgi romanlar yaptı, karikatürler, çizgi hikayeler... Çarşaf sonrasındaki çizgi ömrü Hürriyet gazetesinde geçti. Lakin Hürriyet'te adeta bitkisel hayat yaşadı Düzgit usta. Bir köşenin üstünde yıllarca çizip durdu, çoğu insan bu "Bülent" kimdir bilemedi...

Ah sevgili Bülent Düzgit ağabey... 2007 yılında MİZAHHABER'i yayına başlattıktan sonra onunla yüz yüze bir röportaj yapmak istedim ama ne mümkün. Telefonuna bile ulaşmak günlerimi aldı. Kimselerle pek fazla diyoloğu yoktu, annesiyle Fatih civarında yaşıyordu. Sonra oturdum onunla ilgili uzunca bir yazı hazırladım, "ÇİZGİNİN SESSİZ USTASI" diye tanımladım onu.

Hürriyet'i de biraz eleştirerek. İnternetle de ilişkisi olmadığını sanıyorum, bu yazıyı gördü mü, görmedi mi, onu bile öğrenemedim, ama onun hakkında bugüne dek en güzel yazıyı yazmış Oğuz Aral ustamızın yazısına da yer verdim o yazıda. Ve gün geldi, henüz 63 yaşındaki bu "sessiz" ve "dev" usta, sessiz-sedasız ayrıldı aramızdan. Bugün 18 Mart 2021... Bülent Düzgit gideli 11 yıl geçti. Çizgileri hep konuşacak. Onun o usta deseni, ekolin boyasına olan hakimiyeti hiç unutulmayacak. Sessiz ruhu şad olsun... Biz onu çok sevdik, sadece ustalığını değil, o mütevazı halini de... Anısına sevgiyle...

Cihan Demirci - MİZAHHABER



2007 yılında MİZAHHABER'de yayınladığım onunla ilgili yazımı okumamış olanlar için link adresini bir kez daha vereyim: https://mizahhaber.blogspot.com/2007/08/trk-karikatrnn-sessiz-ustasi-blent.html



BÜLENT DÜZGİT'İN CENAZESİNDEN BİR HABERİMİZ: https://mizahhaber.blogspot.com/2010/03/bulent-duzgit-topraga-verildi.html





BÜLENT DÜZGİT'TEN 
ÇARŞAF KAPAKLARI... 


Bakın 2 Eylül 1987 tarihli Çarşaf kapağında Bülent Düzgit çizgisi... Espri ise Zeki Beyner abimize ait... Özal'ın bir seçim öncesindeki şu sinirli hali size kimi anımsatıyor?..
 

Desen ustası Bülent Düzgit'ten 1976 yılı Haziran ayına ait bir başka Çarşaf kapağı...



1987 yılından bir Düzgit çizimli kapak daha... Seçilemeyen aday adaylarının yaygarasında en ufak bir değişme var mı?..













Kendi çizgisiyle BÜLENT DÜZGİT....